Ukrayna-Rusya savaşının üçüncü yılı: İki ülke şimdiye kadar kaç asker kaybetti?

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir  Zelenskiy, Rusya’nın Ukrayna işgalinin ikinci yıl dönümünün ertesi gününde, savaşın başından beri 31.000 Ukraynalı askerin hayatını kaybettiğini söyledi. Zelenskiy, yaralı sayısını ise Rusya’nın askeri planlamasına yardımcı olacağı gerekçesiyle açıklamayacağını belirtti. Zelenskiy’nin açıklaması, Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov’un Batı’nın Ukrayna’ya yaptığı yardımların yarısının ertelediğini, bunun da can ve toprak kaybına mâl olduğunu söylemesinin ardından geldi. Zelenskiy açıklamasında güncel verileri, Rusya’nın aktardığı rakamlara yanıt olarak paylaştığını söyledi.

“Bu savaşta 31.000 Ukraynalı asker öldü. 300.000 ya da 150.000 değil, Putin ve onun yalancı çevresi ne derse desin. Ama bu kayıpların her biri bizim için büyük bir kayıp.”

Savaşta yaşanan sivil kayıplardan da bahseden Zelenskiy, Rusya tarafından işgal edilen Ukrayna topraklarında on binlerce sivilin öldüğünü ancak gerçek sayının bilinmediğini söyledi.

“Kaç kişinin öldüğünü, kaçının öldürüldüğünü, kaçının işkenceye maruz kaldığını, kaçının sınır dışı edildiğini bilmiyorum.”

Ukraynalı yetkililer can kaybı sayısını genellikle kamuoyuna açıklamıyor. Bağımsız yapılan diğer tahminler ise ölü sayısının çok daha yüksek olabileceğini gösteriyor.

ABD’li yetkililer Ağustos ayında, ölen Ukraynalı asker sayısının 70.000 olduğunu ve 120.000 kadarının da yaralandığını kaydetmişti.

Rusya’nın kaybettiği asker sayısı hakkında ne biliniyor?

Rusya’da, Ukrayna savaşında hayatını kaybeden Rus asker sayısı tabu olmayı sürdürüyor.

Zelenskiy, 180.000 Rus askerinin öldüğünü ve on binlercesinin de yaralandığını iddia etti.

BBC Rusça Servisi, Mediazona internet sitesiyle yürüttüğü ortak bir projeyle, ölen 45.000’den fazla Rus askerinin isimlerini belirledi. Ancak toplam sayının bundan daha fazla olduğu tahmin ediliyor.

Şubat ayında İngiltere Savunma Bakanlığı 350.000 Rus askerinin öldüğünü veya yaralandığını tahmin ettiğini açıklamıştı.

Savaşta ve Batı’nın Ukrayna’ya askeri yardımlarında son durum ne?

Cumhurbaşkanı Zelenskiy’nin konuşması, Savunma Bakanı Rüstem Umerov’un ülkenin Batılı müttefiklerine askeri yardımdaki gecikmelerin önüne geçmeleri çağrısında bulunmasının ardından geldi.

Umerov, “Mümkün olan ve imkansız olan her şeyi yapıyoruz ancak zamanında sağlanmayan tedarik bize zarar veriyor” dedi.

Almanya Kasım ayında, Avrupa Birliği’nin (AB) Mart ayına kadar bir milyon top mermisi gönderme planının gerçekleşmeyeceğini açıklamıştı.

Ocak ayında AB, bunların yarısından biraz fazlasının belirlenen tarihe kadar Ukrayna’ya ulaşacağını ve geri kalanının 2024 sonundan önce sağlanamayacağını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Zelenskiy, Ukrayna’nın geçtiğimiz yıl başlayan karşı saldırısının gecikme nedenlerinden birinin mühimmat eksikliği olduğunu söyledi. Bu karşı saldırı büyük ölçüde başarısız oldu.

Zelenskiy, ayrıca Pazar günü karşı saldırı planlarının Rusya’ya başlamadan önce sızdırıldığını da öne sürdü.

Geçen hafta Ukrayna, birliklerinin kilit doğu kasabası Avdiivka’dan çekildiğini açıkladı. Bu, Moskova’nın son aylardaki en büyük galibiyeti.

Zelenskiy, Batı’dan gelecek mühimmatın gecikmesinin kısmen bunda payı olduğunu söyledi. Bu arada Biden yönetimi, Ukrayna için 60 milyar dolarlık yardım paketinin Kongre’de takılı kalmasının kasabanın Rusların eline geçmesine katkıda bulunduğunu belirtti.

Batılı liderler, Rusya’nın işgalinin ikinci yıl dönümünde, Ukrayna ile dayanışma göstermek için Cumartesi günü Kiev’e gitti. Burada Kanada ve İtalya’nın Ukrayna ile güvenlik anlaşmaları imzaladıkları açıklandı.

Kanada’nın anlaşması, ülkeye üç milyar Kanada dolarından fazla finans ve savunma yardımı öngörüyor.

Askeri faaliyetleri için kaynak bulmakta zorlanan sadece Ukrayna değil. Batılı yetkililere göre Rusya da mühimmat ve silah sağlamada zorlanıyor.

Batılı bir yetkili, “Rusya’nın yerel mühimmat üretim yetenekleri şu anda Ukrayna çatışmasının ihtiyaçlarını karşılamak için yetersiz” dedi.

Moskova’nın arzını sadece alternatif mühimmat ve silah kaynakları arayarak artırabildiğini ancak bunların uzun vadeli bir çözüm sunmadığını söyledi.