Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile Ticaret Bakanı Ömer Bolat, uçak bileşenlerinin yerli üretimi için Türk Hava Yolları, Airbus ve Rolls-Royce firmalarının gerçekleştirdiği iş birliği protokolünün imza törenine katıldı.
Sivil havacılık sektörünün; özellikle son yıllarda gerçekleştirilen yatırım ve projelerle kalite odaklı hizmet anlayışını tüm dünya ile buluşturduğunu belirten Bakan Kacır, “Havacılık sanayimizi, ana ve alt yükleniciler, KOBİ’ler, araştırma kuruluşları ve üniversitelerle Türkiye’nin yüksek teknolojide öncü sektörü hâline getiriyoruz.” dedi.
Bakan Kacır, THY-Airbus-Rolls Royce iş birliğiyle uygulamaya alınacak Stratejik Türkiye Gelişmiş Programı’nın tanıtım toplantısında konuştu. Türk Hava Yolları (THY) öncülüğünde, Airbus ve Rolls-Royce firmalarının katılımlarıyla düzenlenen iş birliği programının, Türkiye’nin havacılık endüstrisinin yetkinliklerini güçlendireceğini ve küresel tedarik zincirindeki rolünü perçinleyeceğini belirterek, şunları söyledi:
KÜRESEL CAZİBE MERKEZİ: Sivil havacılık sektörümüz, özellikle son yıllarda gerçekleştirdiğimiz yatırım ve projelerle kalite odaklı hizmet anlayışını tüm dünya ile buluşturuyor. Ülkemizin sivil havacılık alanındaki vizyonunun önemli bir örneği olan İstanbul Havalimanı yalnızca beş yıl gibi kısa bir sürede Avrupa’nın en yoğun havalimanı ünvanını aldı. Modern altyapısı ve sunduğu yolcu deneyimiyle İstanbul’u küresel bir kesişim noktasına dönüştürdü. Kıtaları buluşturan, küresel finans ve ticaret üssü, turizm destinasyonu konumundaki İstanbul’un küresel cazibe merkezi rolünü perçinledi.
MİLLİ TEKNOLOJİ HAMLESİ: Millî Teknoloji Hamlesi vizyonumuz doğrultusunda Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde teknoloji üreten ve geliştiren Türkiye’yi inşa ederken; bilgi yoğun ve ileri teknoloji odaklı bu sektörde, özellikle savunma sanayinin Ar-Ge’de, inovasyonda ve üretimde uzun vadeli bakış açısı, paradigma değişimlerine odaklanan yaklaşımı ile üretim ve teknoloji geliştirme kabiliyetlerimizi ileri düzeye taşıyoruz.
ÖNCÜ SEKTÖR: Havacılık sanayimizi, ana ve alt yükleniciler, KOBİ’ler, araştırma kuruluşları ve üniversitelerle Türkiye’nin yüksek teknolojide öncü sektörü hâline getiriyoruz. Bugün Türk havacılık sanayi kendi özgün platformlarını geliştirme ve üretebilme kabiliyetini haizdir. İnsansız hava araçlarımız Bayraktar TB-2, Akıncı, Kızılelma, Anka, Aksungur, beşinci nesil savaş uçağımız Kaan, helikopter projelerimiz Atak ve Gökbey… Her biri Türk havacılık sanayinin geldiği konumun, havacılıkta akamete uğramış serüvenimizin yeniden doğuşunun ispatı niteliğindedir.
TEDARİK ZİNCİRİ: Ülkemiz firmaları aynı zamanda küresel firmaların imalat ve tedarik zincirlerindeki rolünü de her geçen gün kuvvetlendiriyor. Havacılık sanayimiz, bugün üst düzey yöneticileri bizlerle birlikte olan Airbus ve Rolls Royce başta olmak üzere, birçok küresel uçak ve motor üreticisinin tedarik ortakları arasında yerini alıyor. Bir yolcu uçağının gövdesinde yer alan tüm parçaları üretme kabiliyetine sahibiz.
YENİ NESİL YOLCU UÇAKLARI: Tüm yeni nesil yolcu uçaklarında Türkiye’de üretilmiş bir parça mevcuttur. Halihazırda Airbus A320 ailesinin arka gövde ve kuyruğunu oluşturan bölüm 18 ve 19’unu, A220’nin kanopisini, A400M projesinde orta gövde, kuyruk ve kanatçıkları (aileron), Boeing 737 uçaklarının arka gövdesini oluşturan Bölüm 48, fan kaputu ve irtifa dümenini Türkiye’de üretiyoruz.
KOMPOZİT TESİSİ: Havacılık yapısallarında sac metal, talaşlı imalat, özel prosesler, eklemeli imalat ve kompozit üretiminde dünya çapında ileri teknoloji geliştirme ve üretim kabiliyetine sahibiz. Dünya’nın dördüncü büyük havacılık kompozit tesisini Türkiye’ye kazandırdık. Havacılık yapısallarında geçtiğimiz yıl bir milyar dolar ihracat hacmine ve 10 milyar dolar sözleşme büyüklüğüne eriştik. Bu alanda yetkin insan kaynağımız 10 bine ulaştı.
TEKNOLOJİ GELİŞTİRME: Havacılık sanayimizin en önemli unsurları arasında yer alan toplam beş binden fazla çalışanımızın bulunduğu uçak motoru sanayimizde yıllar içinde büyük bir teknoloji geliştirme ve üretim kabiliyeti elde ettik. İnşa ettiğimiz tesislerle birlikte bugün her türlü uçak motoru parçasını test edebilecek altyapı ülkemizde mevcut. Uçak ve helikopter motorunda fan, kompresör ve türbinde üretim yetkinliğine sahibiz.
YENİ NESİL MALZEME TEKNOLOJİLERİ: Helikopterler için TS1400, İHA’lar için PD170 motorlarında seri üretim fazına geçtik. 1750 ve 3200 newtonluk itki gücüne sahip KTJ1750 ve KTJ3200 turbojet motorlarını üretiyoruz. Milli turbofan uçak motorumuz TF 6000’nin prototipini ürettik. İnovasyon ve teknoloji geliştirmede özellikle kritik rol üstlenen yeni nesil malzeme teknolojilerinde yüksek sıcaklığa dayanıklı nikel tabanlı inconel ve kobalt tabanlı alaşımların üretiminde yetkinlik kazandık.
MİLLİ UZAY PROGRAMI: Millî Uzay Programımız kapsamında insanlı ilk uzay bilim misyonumuzu kısa süre önce başarıyla tamamladık. Bu misyon kapsamında Uluslararası Uzay İstasyonu’nda, Türk bilim insanlarının hazırladığı on üç bilimsel deney, kendisi bir dönem Türk Hava Yolları’nda pilot olarak da görev yapan astronotumuz Alper Gezeravcı tarafından gerçekleştirildi.
UZAYA ERİŞİM: Önümüzdeki dönemde, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda yeni bilimsel araştırmalar yürütmek ve uluslararası iş birliklerini güçlendirmek adına projeler başlatacağız. Yeni nesil uydu geliştirmede küresel bir oyuncu olmayı, bölgesel konumlandırma ve zamanlama sistemimizi geliştirmeyi ve uzay limanı kurarak uzaya erişimi güvence altına almayı hedefliyoruz.
BAŞARI HİKAYESİ: Yerli ve millî özgün hibrit roketimizle Ay projemizi gerçekleştireceğiz. 2035 yılına kadar 1,8 trilyon dolara ulaşması öngörülen küresel uzay ekonomisinden aldığımız payı artıracağız. Uzayın bize sunduğu yeni teknoloji geliştirme kabiliyetlerinden en üst düzeyde yararlanacağız.
TÜRKSAT 6A: Uzun süren çalışmalar sonunda, bütün kritik alt sistemlerini yerli ve millî olarak geliştirdiğimiz TÜRKSAT 6A haberleşme uydumuzun üretim süreçlerini tamamladık. Temmuz ayında uzaya fırlatmaya hazırlandığımız millî haberleşme uydumuz TÜRKSAT 6A’nın yerlilik oranı 80’i aştı. TÜRKSAT 6A’yı devreye aldığımızda, Türkiye kendi haberleşme uydusunu üretebilen 11 ülkeden biri olacak.
YATIRIMA TEŞVİK: 2012 yılından bu yana havacılık ve uzay sektöründe toplam yatırım büyüklüğü 4 milyar doları aşan 144 yatırım için teşvik belgesi düzenledik. Yatırım teşviklerimizle havacılık ve uzay sanayi gibi yüksek teknoloji alanlarında üretim kabiliyetlerini güçlendirecek yatırımlara kapsamlı ve ihtiyaca yönelik teşvik paketleri sunuyoruz.
İŞ BİRLİĞİNE DAVET: Türk Hava Yolları’nın Airbus ve Rolls Royce ile geliştirdiği ve ülkemizin üretim kabiliyetlerini artıracak iş birliğinin aynı zamanda yeni yatırımlara da kapı açmasını temenni ediyorum. Tüm küresel havacılık ve uzay sanayi oyuncularını ülkemizin sunduğu cazip yatırım teşviklerinin, genç ve dinamik nüfusunun ve stratejik konumunun sunduğu avantajlardan yararlanmaya davet ediyorum.