İstanbul Gayrettepe’de yaşanan yangın faciası tarihte bir ilk değildi. 1982’de yine İstanbul Ataköy’deki gece kulübünde benzer bir yangın kayıtlara geçmiş ve saniyeler içinde pek çok kişi alevler arasında kalarak hayatını kaybetmişti. 2002 yılına dikkat çeken Prof. Dr. Füsun Demirel, Eksikler var. Dayanımı yüzde 50 düşüyor diyerek yangın ile yangının çıktığı binaya dair ölümcül gerçeği anlattı.
Zeynep Dilara Akyürek / Milliyet.com.tr – İstanbul Gayrettepe’de bulunan 16 katlı Sinan Apartmanı sakinleri için dün, tıpkı öncekiler gibi son derece normal bir gündü. Apartmanın alt katında bulunan Sinan Pasajı’ndaki ‘Masquerade’ adlı gece kulübü, son etkinliğini geçen 9 Mart’ta düzenleyerek tadilata girmiş ve yoğun çalışmanın merkezi olmuştu. -1 ve -2’nci katlardaki kulüpte 23 gün süren çalışmanın ardından 2 Nisan 2024 günü saat 13.00’e kadar her şey olağan seyrinde ilerledi. Beşiktaş Gayrettepe’de Yıldız Posta Caddesi Esentepe Mahallesi Gönenoğlu Sokak’ta hiç kimse birazdan yaşanacakların farkında değildi. Oysa iş sağlığı ve güvenliği uzmanlarına göre hızlıca yanabilecek tiner, boya ve benzin gibi maddelerden ve kaynak makinesinden hareketle başlayabileceği mümkün görülen yangın ne yazık ki 29 kişiyi hayattan kopardı. Ancak yaşanan yangın ölüme yol açmasının yanında Sinan Apartmanı’nın sağlamlığını da olumsuz etkileyebilecek potansiyelde. Gazi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Füsun Demirel, facianın görünmeyen yüzünü Milliyet.com.tr ile paylaştı.
GECE KULÜBÜNDEKİ TADİLATTA NELER YAPILDI?
Dün saatler 12.54’i gösterdiğinde itfaiye araçları olay yerine ulaşmıştı. Facianın boyutu o anlarda henüz tam olarak bilinmemesine rağmen yangın çok hızlı ilerledi. 106 itfaiye personeli ve 37 aracın müdahale edilen yangında, Sinan Apartmanı’nın -1 ve -2’nci katlarında ‘Masquerade Club’ adıyla işletilen gece kulübünde ilk belirlemelere göre 3 kişi hayatını kaybetti. Ancak dakikalar ilerliyor ve facianın acı yüzü ortaya çıkıyordu. Bölgeden alınan bilgilere göre daha sonra 8, 15, 25 ve en sonunda 29 kişinin yaşamını yitirdiği anlaşıldı.
İstanbul Valisi Davut Gül, gece kulübünün 1987’de aldığı bir ruhsat olduğunu ve 2018 yılında da ruhsatını yenilediğini açıkladı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da gece kulübünde yapılan tadilatla ilgili izin veya herhangi bir başvuru olmadığını vurguladı. İki kat aşağıda olduğu için, içeride yapılanların görünmediği ve bununla ilgili kimsenin şikâyette bulunmadığını belirten İmamoğlu, gece kulübünde kaçak bir müdahale yapıldığının altını çizdi.
‘SON YILLARDA ÖNEMİ ANLAŞILDI’
Yanan binalarda çökme tehlikesi yapı malzemelerinin yangına karşı gösterdiği dirence bağlı olsa da, özellikle taşıyıcı malzemelerin yangın esnasındaki davranışları çökme tehlikesi bakımından son derece önemli rol oynuyor. Ancak yangın deprem gibi zamansız ya da habersiz gelmediğinden, önlenebilir afetlerden biri. Prof. Dr. Füsun Demirel, “Teknolojinin bu kadar ileri düzeyde kullanıldığı günümüzde, yangının çıkmasına karşın her zaman hazırlıklı olmamız gerekiyor. Ancak bir yangının ölümle sonuçlanması tamamen insan hatası sonucudur. Yangın deprem gibi bir doğal afet olmayıp, denetlenemeyen yanma olayı sonucudur. Başka bir ifadeyle, insan hatası sonucu meydana gelir. Ülkemizde uluslararası yönetmeliklere eşdeğer düzeyde bir yangın yönetmeliğimiz bulunuyor. Bu yönetmelik doğrultusunda, yeni yapılan binalarda, yeni ruhsat alınan mekânlarda ve mevcut binalarda, bu yönetmelik hükümlerine uyulması zorunlu” dedi.
Prof. Dr. Demirel, yangından kaçış yollarının tasarımı, yapı malzemelerinin ve yapı elemanlarının yangına dayanıklılığının öneminin ancak son yıllarda anlaşılmış olduğu ve hâlâ bu konuya hiç dikkat edilmeyen binaların çoğunlukta olduğunu belirtti. Prof. Dr. Demirel, “Burada mimara, binanın sorumlusuna, yöneticilerine ve işletmecilerine büyük sorumluluk düşüyor. Özellikle bodrum katları gibi yangın riski yüksek olan yerlerde, bu durumun önemi daha da artıyor” vurgusunu yaptı.
BİNA DAYANIMI YÜZDE 50 ORANINDA DÜŞÜYOR
Yangının çıktığı Sinan Apartmanı 1972 ila 1973 yıllarında inşa halindeydi. Binaya oturum ise 1974’te başladı.Yani Sinan Apartmanı 50 yıl önce inşa edilmiş ve bugünlerde yarım asırı geçen yaşıyla eski yönetmelikler baz alınarak yapılmış bina. O dönem inşa edilen yapılar için depreme ve yangına dayanıklılık konusunda eski yönetmelikler, günümüzden neredeyse tamamen farklı inşaat kurallarını barındırıyor. Prof. Dr. Füsun Demirel, yangın anında betonarme yani beton ve çelikten yapılan binalarda ne gibi deformasyonlar olduğunu şu sözlerle açıkladı:
“Bir binanın taşıyıcı sistem malzemesinin yangının dayanımına etkisi büyüktür. Bina betonarme ise yangın sırasında sıcaklık 600 derece civarına geldiğinde, dayanımının yüzde 50’sini kaybeder. Eğer binanın taşıyıcı sisteminin malzemesi çelik ise yaklaşık 540 derecede erime noktasına gelir. Bir yangında bu sıcaklıklara, yangın yüküne bağlı olarak çok kısa bir sürede ulaşılır. Ülkemizde ilk Yangın Yönetmeliği 2002’de yürürlüğe girdi. Dolayısıyla 2002 yılından önce yapılan binalarda yüzde 99 ihtimalle yangından kaçış yolları, yapı malzemeleri seçimi ve taşıyıcı sistemin yangına dayanıklılığı konusunda eksiklikler bulunuyor. Ancak son olarak 20 Kasım 2021’de yapılan revizyonlarla yönetmeliğe bir geçici madde eklendi ve mevcut binalarda eksik olan yangın güvenlik önlemlerinin 2023 yılı sonuna kadar tamamlanması gerektiği belirtildi. Bu binalarda yapım süreci başlamış ise en fazla 2024 yılı sonuna kadar eksikliklerin tamamlanması zorunlu hale getirildi. Dolayısıyla mevcut binalarda yönetmelikte belirtilen yangın güvenlik önlemleri, 2024 yılı sonuna kadar tamamlanmalı.”
AYNI OLAY 1982’DE ATAKÖY’DE DE YAŞANDI
21 Kasım 1982 Cumartesi günü Ataköy Motelleri’nden bir yangın ihbarı gelmişti. Daha önce Baruthane olarak kullanılan ve Ataköy’de tarihi taş bir bina olan yapı, tavernaya çevrilen bir eğlence yeriydi. Ataköy’deki tavernanın da tıpkı Gayrettepe’deki kulüpte olduğu gibi tek çıkışı vardı. Her şey kapının hemen yanında bulunan tüp gazlı ısıtıcının tüpünü değiştiren garsonun kibriti çakması ve tüpün patlayarak yanması sonucu yanan dekorasyon malzemelerinin çıkış kapısını tıkamasıyla başladı. Havaya yayılan zehirli gazları soluyan 21 kişi olay yerinde hayatını kaybetti. Cesetler dışarıya çıkarılıyor, yan yana diziliyordu, görüntü kelimenin tam anlamıyla içler acısıydı. Midesi bulanan itfaiye erleri yerlere çömelip istifra ediyorlardı. Tavernada 21.30’da başlayan Yeşilova Esnafspor Kulübü’nün geleneksel gecesinde davetliler dışarı çıkamamış ve oldukları yerde alevlere teslim olmuştu. 30’dan fazla yaralı, yangın anında kapıya hücum edince, ezilenler oldu. Zehirli duman paniği, ölü sayısının daha da artmasına neden olmuştu.
SON 33 YILIN EN ÇOK CAN ALAN YANGINI
Yaşanan bu facia, son 33 yılda İstanbul’da meydana gelen en can alıcı yangın olarak kaydedildi. 1992 yılından itibaren İstanbul’da 20 büyük yangın meydana geldi. Bu yangınlarda toplamda 148 kişi hayatını kaybetti. Ancak Gayrettepe’de yaşanan faciada birkaç saat içinde 29 kişi yaşamını yitirdi. Gece kulübünde çekilen görüntüler incelendiğinde tadilat yapılan -1 ve -2’nci katların arasındaki tavanın kesilmiş olduğu ve Sinan Apartmanı’nda bodrum kattaki tavan yüksekliğinin bu şekilde yükseltildiği görülüyordu. Yangının kesin nedeni henüz belirlenmemiş olsa da uzmanlar mahsur kalanlara kaçma fırsatı tanımayacak kadar kısa sürede yayılan alevlerin yanıcı maddeler ve kaynak makinesi sebebiyle şiddetlendiğini tahmin ediyor. Çekilen son görüntülerde de işçilerin çalıştığı yerlerde elyaf malzemelerin bulunduğu görülüyor.
Yangında hayatını kaybeden kişilerin kimlikleri de belirlendi. Hayatını kaybedenler arasında DJ Gökay Tevlek’in de bulunduğu, 29 kişiden biri olan Kadir Orhanoğlu’nun 2 çocuk babası olduğu öğrenildi. Atanur Aladağ’ın ise mekanın aşçısı olduğu belirtildi. Ayrıca baba oğul olan Yılmaz Kıhrı ve Akin Kıhrı’nın tadilatta kaynak ustası olarak çalışıyordu. Tüm bunların yanında alevlerin bodrum kattan sonra en fazla hasar verdiği dairede yaşayan Seslendirme sanatçısı Oya Prosçiler de yangına annesiyle evde yakalandı. Prosçiler ve annesi yaşananlardan kıl payı kurtuldu.